6 Temmuz 2010 Salı

Men 101

Oooof içim sı kı  lı yor. Pabucum da sı kı yor. Eteğimdeki taşlar ağır geliyor. Haliyle konumuz: Er kek ler. Kimi kısa kimi uzun. Kimi kel kimi lepiska saçlı.Balkonlusu balkonsuzu, esmeri kumralı, seyirliği tadımlığı. Pastahane tezgahında duran şeker kavanozunun içi gibi çeşit çeşit, her renkten, her tattan. Onlarsız yapamayız. Ne de olsa yalnızlık Allah'a mahsus. Onlarla da olamayız. Başka gezegenlerin varlıklarıyız.

Bazısı arkadaş olarak girer hayatımıza. Birlikte büyürüz. Genellikle önce biz büyürüz. İlkokulda üst sınıftan iri oğlanların karşısına biz çıkarız, dalarız aralarına. Teneffüslerde yaptıkları maçlarda sökülen yakaları için yedek yaka taşırız.Sınavlarda kopya veririz. Haylazlıklarında sıra dayağı yemesinler diye "biz yaptık" deriz; öğretmenler kızlara sopayla vurmazlar çünkü. Okul sonrası birlikte oynarız. Bir yaz birden bire boy atarlar, tüyümsü bıyıkları çıkar, sesleri çatallaşır. Bizden uzaklaşırlar. Oyun bahçemize görünmez bir çizgi çekilir. Oğlanlar bir tarafa kızlar diğer tarafa geçer. Onlar maket bıçağı, kıl testere kullanarak el işi dersinde maket yaparken, biz ev ekonomisi dersinde bulaşığın hangi sırayla yıkanacağını öğreniriz. Onlar basket oynarken, biz denge aletinde yürür, ters takla düz takladan not alırız. Onlar saçlarımıza sakız yapıştırır, belirmeye başlayan memelerimizle dalga geçerler. Yine de ev yolunda düşerler yanımıza, birlikte yürürüz. Uzaklaştıkça çekiliriz aslında birbirimize. Derken ilk aşk gelir. Gruptaki en yakın arkadaşımızı severler;mektuplarını taşırız, istihbarat veririz, sırdaşları oluruz. Biz de aşık oluruz elbet. Ama paylaşmayız, içimizde yaşarız. Kızlar kızlarla konuşur en derin sırlarını. Onlar birden açığa çıkan bitimsiz enerjilerini daldan dala konarak harcarken, kızlar A sınıfı bir çamaşır makinası gibi tasarruf yapar, daha sonra verecekleri meyveyi tatlandırırlar. Üniversiteye başladığımızda açılır fikrimiz, nefesimiz. Birlikte çalışır, birlikte eğleniriz. tartışır, kavga eder, birbirimize karışırız. Artık onlar da bizim sırdaşımız olur. Akşamları yalnız göndermezler yurda, bara gittiğinizde alıcı kuş gibi süzerler etrafı, omuzları yanıbaşınızdadır hep. Ağlamak için koşup kollarına atıldığınız o'dur. Ölümüne dostluktur bu. Ne yazık ki, çoğu evlilikle zayıflar. Yine de her zaman arkadaşınız olarak kalacaklardır.

Bazısı abi saydığınız arkadaşınızdır. Sizi yönlendirir, yol gösterir, ders çalıştırır. Okuduğu kitapları okur, tavsiye ettiği filmleri izlersiniz. Hayransınızdır, güvenirsiniz. İstisnasız sıçarlar. Bir gün "Fellini"nin son filmini izlemek için evine çağırdığında kapıyı kilitlemesinden kıllanırsınız. Rahat izleyelim bahanesi ile perdeleri çeker, korku içinizde yürümeye başlar. Yanınıza gelip dibinize oturur, elinizi tutar, ok gibi fırlarsınız yerinizden. Gidelim diye tutturursunuz. Gelir sarılır, yaprak gibi titremeye başlarsınız. Şanslıysanız insaflısına denk gelmişinizdir, saçlarınızdan öper bırakır. "Çok safmışsın sen" der. Beyaz tavşanın peşinden kuyuya atlamışsındır salak Alice ama ne sen bunun farkındasındır ne de polis farkında. Şanssızsan ırzına geçer. Sonraki günler her önüne çıktığında kaçacak delik ararsın, her davetini reddetmek için yalanlar uydurursun. Mezun olduğun gün rahat bir nefes alırsın. Neymiş? Kurttan dost, Abi'den arkadaş olmazmış. Ondan sonra sevgilinin babası omuzuna dokunsa tırsar, biri iltifat etse koşar adım kaçarsın.

Kimi erkekler ya köşeli jetonlarından dolayı akıl edemediklerinden ya da fiziksel olarak sizi çekici bulmadıklarından dolayı zekanızla ilgilenirler. Bunlarla geyiğin dibine vurursunuz. Çok güler, çok eğlenirsiniz. Kasılmadan kasmadan konuştuğunuz için yanlış sinyal gönderme tehlikesi çok düşüktür. Yalnız her an birlikte olursanız asker arkadaşına doğru evrilirsiniz ki, her şey ciddiyetini kaybeder. Kimi erkek arkadaşınızdır ama karşıklıklı bir çekim de vardır. Üstü kapalı cilveleşirsiniz. Çekim yoğun değilse, mesele yok. Bir süre sonra dikkatinizi çeken başkaları girer hayatınıza. Orta şekerli tatlı bir kıvamda devam eder. Çekim yoğunsa burada durum biraz çatallaşır. Sınırlar tam belli olmadığından bir süre sonra taraflardan biri açısından gerginlik başlar. Gerginlik karşılıklı ise, yine mesele yok demektir. Eninde sonunda birlikte gelir (patlama noktasına tabii), patlar ve sevgili olursunuz. Değilse, erkek yine patlayacaktır. Kabul ederseniz sevgili olursunuz. Etmezseniz erkek önce geri çekilecek ama ikna etmeye çalışacaktır. Adam olan arkadaşlığa değer veriyorsa bir süre sonra vazgeçmiş görünecektir. Ara ara deneyecek, sevgili yaptığında bırakacaktır. Takıntılı ise psikopata bağlayacak ısrarıyla bezdirecek ve arkadaşlığınız bitecektir. Ha bu arada sevgilisinden ayrıldığında bir kez daha şansını deneme hakkını saklı tutmaktadır aklınızda olsun.

Bir de hem sokakta hem yatakta arkadaş olduklarınız vardır. İlahi bir mucizedir. Hem birlikte vakit geçirir, tatile gider, dertleşirsiniz hem de birbirinize hoşlandığınız kadınlardan erkeklerden bahsedersiniz. Ama duygudaşlık yoktur. Hem yatarsınız hem beklentiniz olmaz. Son tahlilde erkek su koyverir, bu hibrid ilişkiyi irdelemeye başlar ve arkadaşlık devam etmez.

Bazısı arkadaş olarak yanaşır, oysa istediği arkadaşlık değil yatağa atmaktır. Özgüveni temelsiz tavan yapmıştır. Gösterdiğiniz ilgi ile kıçı türksata vurur. Kendisini bulunmaz paylaşılmaz karşı konulmaz bir ilah olarak görür. Önce zekanıza aklınıza, güzelliğinize, kültürünüze, şununuza bununuza iltifatlar yağdırır. Samimiyeti konusunda yeminler eder. Her iki lafından biri size olan özlemidir. Özlem şehvete dönüşür. İkna olmak üzere olduğunu anladığında seni yatağına çekmek için kaçar. O yatağa bir kere girersen ipi boğazına geçirip tekmeyi vurur. Sakın ola ki, bu adamın mahremiyet duvarının üzerine tünemesine izin verme.

Bazısını da bıçağın kemiğe dayandığı noktada sevmeye başlarsın. Balıklama dalarsın. Hiç aklında yokken "kurabiye gibi çocuklar doğurmak" geçer içinden. Hem dostun olur hem sevgilin. Hem yoldaşındır. hem yol göstericin. Işığını hep üstünde hissedersin ama aslında bu da bir yanılgıdır. Mutlu aşk yoktur. Aslında aşk hiç yoktur.

3 yorum:

Bilge dedi ki...

Ergenlik cagimizda annemin bir arkadasi "kizim baska kandan abi olmaz' demisti. Gec kalmisti bu ogut icin ama sonrasinda cok cok faydali olmustu.Okuyunca bunu hatirladim.

Bi de gec basladiniz bu derslere, sitem etmeden gecemeyecegim :)))

Chat Noir dedi ki...

Bilgecim ben de ancak öğrendim naaparsın:)

MsPiggy dedi ki...

e ben buna da yorum bırakmıştım!
bilge bak senin öcünü çamay alıyor:)