11 Mayıs 2010 Salı

Aç Kapıyı Bezirgân Başı


Dün geceden devam. Oldukça ilginç ve eğlendirici geldi bana bu tekerlemelerin cemaziyevveli. “Aç kapıyı bezirgânbaşı”nı oynamayanımız yoktur herhalde. Birbirinden habersiz, farklı karalar üzerinde çocuklar nasıl aynı oyunları oynuyorlar ilginç gerçekten. portakallar ve limonlar da ingiltere’de çocukların bezirgân başını oynarken söyledikleri bir tekerleme. İki çocuk karşılıklı olarak durup ele ele tutuşarak bir köprü oluştururlar. bir diğeri köprünün altından geçerken yakalanır ve diğer iki çocuk tarafından başının kesilmesi taklit edilir.

Tekerlemede geçen yerler (bells of st. clement's, bells of st. martin's, bells of old bailey, bells of shoreditch, bells of stepney, great bells of bow) londra’nın çeşitli kiliselerinin bulunduğu mahallerdir.

"Oranges and lemons" say the Bells of St. Clement's(aziz clement'in çanları der; portakallar ve limonlar)
"You owe me five farthings" say the Bells of St. Martin's(aziz martin der; beş çeyrek borçlusun bana)
"When will you pay me?" say the Bells of Old Bailey(old bailey sorar, ne zaman ödeyeceksin)
"When I grow rich" say the Bells of Shoreditch(shoreditch çanları cevaplar "zengin olunca)
"When will that be?" say the Bells of Stepney(Stepney'nin çanları sorar ne zaman)
"I do not know" say the Great Bells of Bow(bow'un çanları cevap verir bilmiyorum)
"Here comes a Candle to light you to Bed(işte geliyor yolunu aydınlatan kandil)
Here comes a Chopper to Chop off your Head(işte geliyor kelleni uçuracak cellat)
Chip chop chip chop - the Last Man's Dead."(çop çop çop, sonuncusu da oldu mefta)

tekerlemenin sonundaki sözlerin daha sonraki tarihlerde çocuklar tarafından eklendiği düşünülür. londra’da idamların halka açık olarak yapıldığı yer, bugün marble arch denilen tyburn gate idi. darağacı (tyburn-tree) düzeneği sonraları azılı suçluların ve borçluların yattığı bir hapishane olan newgate’e taşındı ("when will you pay me"?"). idamı haber vermek için, old bailey’nin çanları daha doğrusu st sepulchre’ün ince sesli çanı darağacının newgate’e taşınmasından önce kullanılırmış. newgate hapishanesi (bugün old bailey’nin bulunduğu yer) kendi çanını kendi çalar olmuş.

bu kadar açıklamadan sonra sanırım son dizelerin ne anlattığı iyice ortaya çıktı (son dizelere geliyoruz).
idamı bekleyen suçlular ya da kader kurbanları (portakallar ve limonlar) gece yarısı hücrelerinin önünden kandille geçen ve elindeki çanı çalan st. sepulchre’ün zangocu ile başlarına geleceği anlarlar (“here comes the candle to light you to bed”). zangoç çanı çalarken bir yanda da

“all you that in the condemned hole do lie,(düştün mapus damlarına yatarsın)
prepare you for tomorrow you shall die; (hazırlan bineceksin kayıkçının sandalına)
watch all and pray: the hour is drawing near (izle ve dua et, çok az kaldı yarına)
that you before the almighty must appear; (çıkacaksın tanrının huzuruna)
examine well yourselves in time repent, (tövbe et, titre ve kendini eyle seyir)
that you may not to eternal flames be sent. (ki yakmasın seni cehennemin alevleri cayır cayır)
and when st. sepulchre's bell in the morning tolls (sabah çaldığında aziz sepulcher'ın çanları)
the lord above have mercy on your soul.”(tanrı affetsin o sefih ruhları)

diye mırıldanırmış.

Hiç yorum yok: